23 Mart 2018 Cuma

Su Yorumcularına1 - Turgut UYAR





Ben ne güzel işerim güneşe karşı 
Arkamda medrese duvarı önümde çarşı
Bir sürekli kaşınmadır yaşadığım 
Törelere ve alışkanlığa karşı 
Geldim gittim geldim bir şey bulamadım 
Üzüldüğüme ve yorulduğuma karşı 
Ah aklıma her şey gelir, her şey gelir 
Doğan güne karşı batan güne karşı 
Sözde kirlettiğimiz bütün her şey duruyor 
Bak ne diyorum sana, ele güne karşı 
Biz duralım bir sürekliyiz duralım 
Durukluğa, tüberkiloza ve uranyuma karşı 
Durduk, ateş besledi, kuşları sürekledi 
Arkamız medrese duvarı önümüz çarşı 
Güneşe güneşe karşı

Su Yorumcularına 2 - Turgut UYAR




biz bir parça acemi bir su yorumcusuyuz 
öteden beriden dayanıklılık taşırız durmadan 
ellerimiz bir türkü gibi öyle, kendiliğinden 
uzun bir gündüzü farkedenlerin en sonuncuyuz 
ay batar, çünkü rüzgar bir menekşeye dönüşür, biliriz bunu 
çünkü mavi gözlü ve deli sekiz kardeşin onuncusuyuz 
ah büyük tarla, ah büyük deniz, ah büyük çalgı, bil! 
senin en son alacağın biçimin sabırlı yontucusuyuz 
sezgilerimiz ve ellerimiz sonsuz bir alışkanlık gibi. ilerde 
aşkın ve tüberkülozun ve uranyumun bulucusuyuz 
karalarımız ve aklarımız bir duvarı yıkmaktır, anlatılır 
biz, çılgın bir yürüyüşün en tetik yolcusuyuz 
eririz tükeniriz, toplanır yaratırız. bu bize aşktır 
biz belki de en uzun yaşamalı bir su'yuz

Diktatörlükten Demokrasiye - Gene Sharp'ın Kitabındaki O Liste

2009, 2012 ve 2013'de Nobel Barış Ödülüne Aday Gösterilen Politik Bilimler Profesörü Gene Sharp (CIA Devrim Koçu) Önerdiği Şiddetsiz Eylem Yöntemleri

Resmi bildiriler 

1. Konuşmalar
2. Muhalefet ya da destek mektupları 
3. Kurum ve kuruluşlar tarafından verilen demeçler 
4. İmzalı basın açıklamaları 
5. İtham ve niyet beyanları 
6. Grup halinde ya da kitlesel dilekçeler 

Daha geniş bir izleyici kitlesi ile iletişimler 

7. Sloganlar, karikatürler ve semboller
8. Flamalar, posterler ve afişe edilen iletişim araçları
9. Broşürler, el ilanları ve kitaplar
10. Gazeteler ve mecmualar
11. Kayıtlar, radyo ve televizyon
12. Hava reklamları ve yere yazılan yazılar

Grup temsilleri

13. Temsilciler heyeti
14. Sahte ödüller
15. Grup olarak lobi çalışmaları
16. Grev gözcülüğü
17. Sahte seçimler 

Sembolik kamusal oyunlar 

18. Bayrakların ve sembolik renklerin gösterimi
19. Sembollerin giyilmesi
20. Dua ve ibadet
21. Sembolik nesnelerin teslim edilmesi
22. Protesto amaçlı soyunma eylemleri
23. Kişisel eşyaların imha edilmesi
24. Sembolik ışıklar
25. Portrelerin gösterilmesi
26. Protesto olarak boya kullanılması
27. Yeni işaretler ve isimler
28. Sembolik sesler
29. Sembolik itirazlar
30. Kaba hareketler

Bireyler üzerinde baskı kurulması 

32. Görevlilerin “rahatsız edilmesi”
33. Görevlilerle alay edilmesi
33. Dost olma
34. Gece nöbetleri

Drama ve müzik

35. Mizahi skeçler ve eşek şakaları
36. Oyun ve müzik performansları
37. Şarkı söylemek

Geçit Törenleri

38. Toplu yürüyüşler
39. Geçit törenleri
40. Dini geçit törenleri
41. Hac yolculukları
42. Konvoylar

Ölen Kişiler için Yas Tutmak

43. Siyasi matem
44. Sahte cenazeler
45. Göze çarpıcı cenazeler
46. Mezarlıklarda saygı gösterileri 

Halk Kurulları

47. Protesto ya da destek kurulları
48. Protesto toplantıları
49. Kamufle edilmiş protesto toplantıları
50. Tartışmalar

Geri çekilme ve tanımama

51. İş bırakmalar
52. Sessizlik
53. Ödüllerden feragat edilmesi
54. Sırtını dönmek 

SİVİL DİRENİŞ YÖNTEMLERİ

Kişilerin toplum dışına itilmesi 

55. Sosyal boykot
56. Seçerek sosyal boykot
57. Lisistratik* eylemsizlik
58. Aforoz etme
59. Men etme
* Aristofanes’in Lisistrata adlı oyununda yer alan ve eski Yunan’da eşlerin savaşın
durması için cinsel perhiz uygulaması gibi örnekler kastedilmiştir.

Sosyal etkinliklere, geleneklere ve kurumlara itaatsizlik 

60. Sosyal ve sportif etkinliklerin askıya alınması
61. Sosyal ilişkilerin boykot edilmesi
62. Öğrenci boykotları
63. Sosyal itaatsizlik
64. Sosyal kurumlardan çekilme
Sosyal sistemden çekilme
65. Evden çıkmama
66. Tamamen kişisel direniş
67. İşçilerin işbırakması
68. Sığınma
69. Topluca ortadan kaybolma
70. Protesto amaçlı göç (hicret)

EKONOMİK DİRENİŞ YÖNTEMLERİ:

(1) EKONOMİK BOYKOTLAR 

Tüketici eylemleri 

71. Tüketici boykotları
72. Boykot edilen malların tüketilmemesi
73. Tasarruf politikası
74. Kiraların ödenmemesi
75. Kiralamayı reddetme
76. Ulusal çapta tüketici boykotu
77. Uluslararası çapta tüketici boykotu

İşçi ve üretici eylemleri 

78. İşçi boykotları
79. Üretici boykotları
Aracı eylemleri
80. Tedarikçi ve taşıyıcı boykotu 

İş sahibi ve yönetimin eylemleri 

81. Tüccarların boykotu
82. Mal satışının ya da kiralamasının reddedilmesi
83. Lokavt
84. Endüstriyel yardımın reddedilmesi
85. Satıcıların “genel greve gitmesi”

Mali kaynak sahiplerinin eylemleri 

86. Banka mevduatlarının çekilmesi
87. Ücretleri, aidatları ve vergi tarhlarını ödemeyi reddetmek
88. Borçları ya da faizi ödemeyi reddetmek
89. Fonlar ve krediler ile ilişiğin kesilmesi
90. Gelirin reddedilmesi
91. Bir devletin parasının reddedilmesi 

Devletlerin eylemleri 

92. Yurtiçi ambargo uygulamak
93. Tüccarların kara listeye alınması
94. Uluslararası satıcıların ambargo uygulaması
95. Uluslararası alıcıların ambargo uygulaması
96. Uluslararası ticaret ambargosu 

EKONOMİK DİRENİŞ YÖNTEMLERİ:

(2) GREV 

Sembolik grevler

97. Protesto amaçlı grev
98. Ani grev (küçük çaplı grev)

Tarımsal grevler

99. Çiftçilerin greve gitmesi
100. Çiftlik çalışanlarının greve gitmesi 

Özel grupların greve gitmesi 

101. Etkilenmişişgücünün reddedilmesi
102. Tutukluların greve gitmesi
103. Esnafın greve gitmesi
104. Mesleki grev 

Olağan endüstriyel grevler

105. İşletmelerde greve gidilmesi
106. Endüstriyel grev
107. Destek grevi

Kontrollü grev

108. Ayrıntılı grev
109. Teker teker boykot
110. İş Yavaşlatma grevi
111. Protesto amaçlı olarak kurallara harfi harfine uyarak işi yavaşlatma grevi
112. Hasta raporu almak
113. İstifa etmek suretiyle grev
114. Sınırlı grev
115. Seçici grev 

Çok endüstrinin katılımı ile grev 

116. Genelleştirilmiş grev
117. Genel grev

Grev ve ekonomik kapanma kombinasyonları 

118. Dükkan kapatma
119. Ekonomik olarak işe son verme

POLİTİK DİRENİŞ YÖNTEMLERİ 

Yetki reddi

120. Biat edilmemesi ya da sadakatin geri çekilmesi
121. Halkın destek vermeyi reddetmesi
122. Direnişi savunan yayınlar ve konuşmalar 

Vatandaşların hükümet ile işbirliği yapmaması 

123. Yasama organlarının boykot edilmesi
124. Seçimlerin boykot edilmesi
125. Devlet memuru olarak işe girmenin ve memur pozisyonlarının boykot edilmesi
126. Devlet dairelerinin, kurumlarının ve diğer kuruluşlarının boykot edilmesi
127. Devlet eğitim kurumlarından çekilme
128. Devlet destekli kuruluşların boykot edilmesi
129. Kolluk kuvvetlerine yardımın reddedilmesi
130. Kendine ait işaretlerin ve yer imlerinin kaldırılması
131. Atanan memurların kabul edilmemesi
132. Mevcut kurumların lağvedilmesinin reddedilmesi 

Vatandaşlar için itaate ilişkin alternatifler 

133. İsteksiz ve yavaşitaat
134. Doğrudan gözetimin olmadığı durumlarda itaatsizlik
135. Halk itaatsizliği
136. Gizli itaatsizlik
137. Bir kalabalığın ya da toplantının dağılmayı reddetmesi
138. Oturma eylemi
139. Zorunlu askerlik hizmetine ve sınır dışına direnme
140. Kimliğini gizleme, kaçma ve sahte kimlik kullanma
141. “Gayrimeşru” kanunlara sivil itaatsizlik 

Devlet personelinin eylemleri 

142. Devlet memurları tarafından seçici şekilde yardımcı olmanın reddedilmesi
143. Komuta ve bilgi hatlarının işleyişinin engellenmesi
144. Oyalama ve engelleme
145. Genel anlamda idari direniş
146. Adli direniş
147. Kolluk kuvvetleri tarafından kasti olarak verimsizlik sergilenmesi ve seçici direniş
148. Ayaklanma

Ulusal Hükümet Eylemleri 

149. Kanunlara uygun nedenlerle işyavaşlatma ve ertelemeler
150. Temel devlet birimlerinin direnişi 

Uluslararası alanda devlet eylemleri 

151. Diplomatik ve diğer temsilciliklerde değişiklikler
152. Diplomatik etkinliklerin ertelenmesi ya da iptal edilmesi
153. Diplomatik olarak tanımamak
154. Diplomatik ilişkilerin sona erdirilmesi
155. Uluslararası kurumlardan çekilme
156. Uluslararası kurumlara üyeliğin reddedilmesi
157. Uluslararası kurumlardan ihraç 

ŞİDDET İÇERMEYEN MÜDAHALE YÖNTEMLERİ

Psikolojik müdahale

158. Öğelere kendini maruz bırakma
159. Oruç tutmak
(a) Manevi baskı için oruç tutmak
(b) Açlık grevi
(c) Şiddet karşıtı direnişamaçlı oruç tutmak
160. Tersine duruşma
161. Şiddet içermeyen taciz

Fiziksel müdahale 

162. Oturma eylemi
163. Ayakta durma eylemi
164. Toplu taşıma araçlarını kullanma eylemi
165. (Wade-in) Yürüyerek girme eylem
166. Sürekli hareket etme eylemi
167. Dua etme eylemi
168. Şiddet içermeyen baskınlar
169. Şiddet içermeyen hava baskınları (broşür atmak)
170. Şiddet içermeyen istila
171. Şiddet içermeden vücudunu araya sokma
172. Bedeni kullanarak şiddet içermeyen engelleme
173. Şiddet içermeyen işgal

Sosyal müdahale 

174. Yeni sosyal düzenin tesis edilmesi
175. Tesislerin aşırı doldurulması
176. Oyalama eylemi
177. Konuşma eylemi
178. Gerilla tiyatrosu
179. Alternatif sosyal kurumlar
180. Alternatif iletişim sistemi 

Ekonomik müdahale

181. Ters grev
182. Dışarı çıkmama grevi
183. Şiddet içermeyen arazi işgali
184. Abluka ile karşı çıkma
185. Siyasi motifli taklitçilik
186. Tekelci alım
187. Varlıklara el konulması
188. Çöp boşaltma
189. Seçici himaye
190. Alternatif pazarlar
191. Alternatif ulaşım sistemleri
192. Alternatif ekonomik kuruluşlar

Siyasi müdahale 

193. İdari sistemlerin aşırı yüklenmesi
194. Gizli ajanların kimliklerinin ifşa edilmesi
195. Hapis cezası talep edilmesi
196. “Tarafsız” kanunlara sivil itaatsizlik
197. İşbirliği yapmadan ikna etmeye çalışma
198. Çifte egemenlik ve paralel hükümet oluşumu


(Gene Sharp.  Diktatörlükten Demokrasiye) 

14 Mart 2018 Çarşamba

a mı b mi?

a: bahçe çok sessiz.

b: buralar değerlendirilmeli

a: çiçek mi eksek?

b: havalimanı tamamlansa değeri artar

a: çiçekler hemen solar. en iyisi fidan dikmek

b: şu arkaya iki tane gökdelen yapılıyormuş ah buraya da bir gelse kentsel dönüşüm

a: arkadan geçen dereyi ıslah etmeli

b: şu dere de bok kokuyor, böyleyken burayı kim neylesin!

a: ama önce toprağı havalandırmalı, hem toprağın üzerinde hafriyat var

b: zaten bu araziyi bize bırakmazlar, en iyisi onlar kovmadan biz mi satsak?

a: hafriyatı kaldırdık mı kocaman alan! bir an evvel başlamalı kolları sıvayıp

b: biz de satsak bura acayip değerlenecek. ah ulan ah!

a: hafriyat kim ben kim! yoruldum.

 
   
   
          95 yıl sonra...

a- bir trafik kazasında ölü olarak ele geçirildi

b- deprem enkazında cesedi kayboldu. gözünü toprak dahi doyuramadı, beton doyurdu.

7 Mart 2018 Çarşamba

askerliğin hemen sonrası yargıçlığın hemen öncesi



       

       
             

kötü bilinmektense iyisi mi 
kötü ol
zaten lekeliyorlar kötü değilsen bile 
kötü ol 
keyif senin hatrındır ama harcarlar bir yol
bizim içimiz tertemiz, kem gözle bakan onlar
ah onlar

öyleyse herkes bunu böyle bilsin
her yerde herkes kötüdür
hem de iktidar kötülerde
her yerde herkes kötüdür
hem de iktidar kötülerde

6 Mart 2018 Salı

Shakespeare Der ki; Dünya 7 Perdelik Bir Oyundur.





Yeni hiçbir şey yoksa
Yalnız eskiler varsa
Yeni hiçbir şey yoksa
Yalnız eskiler varsa

Acaba eski dünya neler demiş görelim
Onlar mı üstün biz mi
Bu işin ustası kim
Yoksa dönüp dolaşıp aynı yere mi geldik

Gençliğe vergi olan süsü zaman didikler
Derin çizgiler kazar güzelliğin alnına
En gözde varlıkları canavarlar gibi yer
Kimse karşı duramaz amansız tırpanına




Dinen dalgalar gibi kayalık kıyılarda
Sonlarına koşuşur ömrümüzün anları
Hızla yuvarlanırlar çırpınarak ardı ardına
Tutmak istercesine öne atılanları

Doğan varlık gün ışığını görür görmez
Zaman armağanını yok etmeye koyulur




Aklın dengesi bozulmuşsa
Yüce müzikten etkili bir çare
Daha huzur verici bir ilaç yoktur
Yoktur
Yoktur
Yoktur



Bütün dünya bir sahnedir
Ve kadın erkek ancak birer oyuncu
Sırası gelen girer
Sırası gelen çıkar
Nice roller oynar ömür boyu

Yedi perdelik bir ömürdür
Yedisinden yetmişine bir erkeğin oyunu



İlk önce
ilk önce
ilk önce
ilk önceeeğ 
Annesinin kucağında süt emen, ağlayan ve kusan bir bebektir
hiii oyyy


Annem avaz avaz bağırmış amma gel gelelim tam da o sırada
Gökte bir yıldız dans etmiş
Ben o yıldızın altında doğmuşum
Bir kadın beni karnında taşıdığı için minnet borçluyum ona
Beni büyüttüğü için
En derin saygılarımı sunarım ona



Sonra elinde okul çantası sabah sabah mahmur gözlerle
Ayaklarını sürüye sürüye
Salyangoz hızıyla okula giden oğlan

"Şimdiden ötesini düşünmeyen, yarını da bugün gibi sanan çocuk kalmak isteyenlerdik biz."

Sonra aşık olur
Körük gibi iç çeker
İçin için yanar gönlü
Sevdiğinin kaşına gözüne
Şarkı söyleyerek geçer ömrü



Bir yaz gününe mi benzetsem seni!
Çok daha güzelsin çok daha sıcak
Sert rüzgarlarla savrulur bahar çiçekleri
Ve yazın miyadı dolar çabucak
Kavursa da bazen güneş bizi
Zaman zaman soldursa da bedenimizi
Her çiçeğin solar bir gün yüzü
Zaman acımasız, büker belimizi
Ama hiç bitmez semde sonsuz yaz
Sendeki güzellik her zaman bakî
Ölüm de kimmiş
Alamaz asla gölgesine
Semdeki güzellik her zaman bakî
Senin yüceliğinle kurulan bu mısralar
Zaman aşıp sonsuzluğa varacak
Nefes aldıkça insan
Ve gördükçe gözler
Bu şiir sana daima 
Daima hayat verecek
Hayat verecek
Hayat verecek!
Bir yaz gününe mi benzetsem seni!




Ha ha ha haşk ha ha hahayt aşk! Hahahhahayt aşk!
Aşk aşk sadece aşk!
Aşk aşk sadeece aşk!

Kaçamaz aşkın okundan ne erkekler ne kızlar
Saklanan kurtaramaz yakayı
Saracağına kaşır yarayı
UFAK UFAK ÖLÜRLER OF OF!
UFAK UFAK ÖLÜRLER OF OF!
UFAK UFAK ÖLÜRLER OF OF!
UFAK UFAK ÖLÜRLER OF OF!
Oflar döner oh'lara
Vahlar döner ahahahaha'lara!
Aşk böyledir!
Aşk böyledir!
Böyle
Beyle
Böğle
Boğledir!
Aşk aşk sadece aşk!




Nasıl parlayacağını öğretiyor ışığa
Gecenin ziyneti dolunay gibi!
Ne layık kimse bulunur ona
Ne de değerini ölçen biri
Gecenin ziyneti dolunay gibi
Dolunay gibi...

J:"Aşık olanı anlamanın yolunu öğretmişlerdi bana
O belirtilerin hiçbiri yok sende ama!"

R:"Yok canım neymiş o belirtiler?"

J:"Çökük avurtlar ki sende yok
yorgun gözler ki sende yok
huysuzluk ki sende yok
üç günlük sakal ki sende yok
pantolon askısı düşük
şapka kurdelası gevşek
gömlek düğmelerin kopuk
pabucun bağları çözük olmalı
bakımsızlık hırpanilik paçalardan akmalı
AMA
sen böyle değilsin
iki dirhem bir çekirdeksin
bence sen başkasından ziyade
kendine aşık gibisin"
Al ohh attım mektubunu! Değmez!


Derken asker!
Eser gürler
Atıp tutar
Bir bardak suda fırtına kopar
Sakal bıyık yerinde
Namusu her şeyin üstünde
Hemen celallenir atılır her kavgaya
Topun ağzına girmekten çekinmez
Sabun köpüğünden şöhret uğruna!



HER YERDE HERKEŞLER KÖTÜDÜR LAN!

SOYTARI MI SANDIN BENİ?





Sonra yargıçtır


TO BE OR NOT TO BE THAT'S THE QUESTION AHAHAHAHAHA





Bak keyfine eğlencene! Keyif senin kime ne?



Aynı hayatın bundan sonrası gibi... Müzikalin buradan sonrası da sıkıcı ve sardırmaya çalıştırıcı çalıştır çalıştır çaşıtır. İç coş eğlen ve yaşlan! Evlen çocuk yap dans et hepsi öyle geçip gidesi!

HANİ EVLENECEKTİK?
Bütün dünya bir sahnedir ve kadın erkek ancak birer oyuncu
Sırası gelen girer.
Hani evlenecektik?
Ah ah...
Ve artık çağ başlar
Burnunun ucunda gözlük
Göz altlarında torbalar
Her yeri gibi pantolonu da sarkmış
Bir deri bir kemik kalmış
O kalın sesi incelmiş
Çocuk sesine dönmüş
Ah ah..

Ve işte 7.Çağ

Ve son sahne
Bu garip olaylar zincirinin son halkası
İkinci çocukluk
Tam bir boşluk
Göz yok
Diş yok 
Tat yok
Hiçbir şey yok







Ah keşke 
Ah keşke ben de soytarı olsaydım
Rüzgar gibi özgür olsaydım
Eserdim canımın çektiğine
Soytarı olsaydım
Kurtarayım şu dünyayı hastalıklarından
Yeter ki katlansınlar acı ilaca
Giyeyim şu alacalı kostümleri
İçimi dökeyim
Ah keşke
 Ah keşke 
Ah keşke

Hihihi hohoho hihihi hohoho hihi ho!
Hohoho hihihi hihihi ho ho hov!

Ölüm döşeğindekilerin söyledikleri 
Dikkat gerektirir
Senfoni dinler gibi 
Az konuşurlar 
Ama boşa konuşmazlar

Ahhhhhoooh!
Acı onlara doğruyu söyletir

Piuv!

BİR DAHA HİÇ AMA HİÇ KONUŞAMAYACAKLARIN SÖYLEDİKLERİ
Gençliğin zevzekliğiyle
Boş konuşanlardan
Boş konuşanlardan
Ve BOŞ konuşanlardan 
Daha çok dinlenir

Hi!

Yaşamın sonu yaşamdan daha çok önemsenir
Güneşin batışı
Müziğin ığğğ ığğğ ığğğğğ bitişi gibidir!

Oppa!

EN SON SÖYLENEN EN ÇOK HATIRDA KALIR!

BURALARIN HAKİMİ BEN OLSAYDIM
HER ŞEYİ TERSİNE ÇEVİRİRDİM
TİCARETİ YASAKLARDIM
HAKİMİN ADI BİLE OLMAZDI
ZENGİN OLMAZ, YOKSUL OLMAZ
KÖLE OLMAZ, SÖZLEŞME OLMAZ
MİRAS OLMAZ, SINIR OLMAZ
TARIM, BAĞ BAH...
MÜLK OLMAZDI MÜLK
MISIRA MADENE ŞARABA YAĞA İHTİYAÇ OLMAZDI
ÇALIŞMAK ORTADAN KALKAR KİMSE ÇALIŞMAZDI
HERKESİN TEMBELLİK HAKKI OLURDU
HERKES MASUM
HERKES SAF
HÜKMEDEN OLMAZDI
DOĞA ÜRETİRDİ  GEREKLİ OLAN HER ŞEYİ
BİZ HİÇ TER DÖKMEDEN
HEM DE HİÇ
İHANET CİNAYET BIÇAK MIZRAK KILIÇ HANÇER
TOP TÜFEK OLMAZ
MAKİNAYA İHTİYAÇ KALMAZDI
BİZDE OLMAYANI DOĞA BİZE CÖMERTÇE BOL BOL VERİR
BENİM MASUM İNSANLARIM AÇ KALMAZDI

VE İŞTE ZAMAN İNSANLARIN KRALI!
Canı ne isterse onu veriyor insana
İnsanın istediğini değil.




Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni 
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz 
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru
O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış 
Ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru 
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş 
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene 
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın 
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen' e  
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama. 



Ve her oyunda olduğu gibi bir sondeyiş!

İyi şaraba şişe gerekmez derlerİyi oyuna da sondeyişAma yine de iyi şarabı iyi şişelere koyarlarİyi oyunların sonuna da sondeyiş
der Şekspir.
der Haluk Bilginer
ve niceleri...

5 Mart 2018 Pazartesi

les utopies sont belle


"
qu'on me la donne ou pas, je m'en fou complétement.
j'ai si aimé cette femme, que ma maison sent la rose.
comme la fumé d'un bateau, comme la siréne l'a ramené.
qu'elle reviendra ça c'est sure.
les utopies sont belle.

did monsieur Ferhan şensoy.

4 Mart 2018 Pazar

ne olursa olsun



hayatı deneyimle

sonunda acı çekmek bile hiç yaşamamaktan yeğdir.
evet bu doğru. çünkü hayat, bize bahşedilen bir şey. neyin yahut kimin bahşettiği konusuna girmeyeceğim bugün. sadece hissettiklerimden bahsetmek istiyorum. o yüzden yaşamaktan korkmadan elimden gelenin fazlasını harcıyorum genelde. bazen kendimden harcıyorum hatta bunu yaparken hiç de çekinmeden ve utanmadan elimdeki avucumdaki “maddi-manevi” ne varsa seve seve, tüm içtenliğimle harcıyorum. hoşuma gidiyor çünkü yaşamak. feragat etmek bir çok şeyden hoşuma gidiyor. dışarıdan şımarıklık gibi geliyor olabilir bu dediklerim. ki evet biraz şımarıklıktır. çünkü kim ister acaba eli avucu para doluyken, hamallık yapmayı filozoflardan başka?

bu yaşamayı tercih ettiklerim beni ideallerimden, amaçlarımdan, hedeflerimden uzaklaştırıyor olabilir. ki öyledir. eminim öyledir ama bu umurumda mı? hayır değil. ben yaşamama baktım bu güne kadar. özellikle de aşık olduğum dönemler hep böyle tutkulu geçti. tutkuyla yaşamayı seviyorum çünkü. edgar allan poe’nin söylediği gibi, “umudunu yitiren telaşını da kaybeder” çünkü ve ben, telaşeli hallerimi hep cool hallerime yeğlerim. cool hallerimi yahut öyle caka satan tiplerin hiçbirini hiç sevemedim. al sırtına çantanı, yaşa gitsin o koy senin bu şelale benim anam babam. işte budur benim hayat feylesofyam. ve evet böyle yaşamak, sapiens’e aykırıdır. sapiens aşık olmasını bile bilmez ki zaten. çünkü ilerisini düşünür ve ilerisini düşünen herkes gibi, öleceğinden emindir. biteceğinden emindir her şeyin ve her adımında onun acısını sürekli yaşar. bunu yaşamakla da kalmaz, sırf bu yüzden yaşanacak her şeyden de korkar. aciz ve yalnız hissetmesi de biraz bu yüzdendir sürekli. oysa aciz de değildir ve yalnız da. ama sırf bu yüzden en güzel sevişmelerinin tam ortasında “ sana aşığım” diye bağıran bir sevgili bile onu mutlu edemez. çünkü bilir ki o sevişme de bitecektir, ve belki de hayatında ondan daha güzel bir orgazm daha yaşayamayabilir. 

kahretsin ne kadar da kötü şeydir şimdi bundan daha güzelini yaşayamayacak olmak. her şeyin bir gün bitecek olması ve “külli nefsin zaikatül mevt”

sırf bu yüzden de nostaljiye daha bir önem verir. taşı toprağı kutsar, bazen bir yüzüğe bazen bir kol düğmesine bazen de bir oyuncağa yahut bir çiçeğe kıymet verir. onları pamuklara sarar sarmalar da saklar. peki bu durum neye yarar? hangi meta, o güzel günleri geri getirebilir? yaşam denilen nehirde azgın bir debiyle akan zaman, nasıl geri döner de aynı güzellikleri yaşatabilir bizlere? yapılabilir mi? imkan dahilinde mi bu sorular? fizik ne diyor buna? metafizik hiç mi bir şey yapamaz?
bilmiyorum.

Naber Godot?


Ferhan Şensoy bir oyununun arasına bir şarkı sıkıştırır.

Ve o şarkıda der ki;


bir şeyleri bir yerlere tıkıştırdık
geçti ömür

bir şeylere bakıyoruz
öz geçmiş
öz boşa geçmiş

şeylerimiz çok anlamsız
çok anlamsız geçti ömür

bir yaşamı bir yerlere tıkıştırdık
geçti zaman

bir şeylere bakıyoruz
salak salak..
gelip geçiyorken ömür...





Hep

Hep hastalıklardan yoruldum
Hep çaresizliklerden
Zorunluluklardan
Yaşamak zorunda olmaktan
Acımasız hayat şartlarından
Yüze gülen ama arkadan konuşanlardan
Halimden
Halimden yoruldum.


Bu tiksinç 
Ve korkunç
Yalan
Ve sahtekar
İki yüzlü
Korkak
Kaybetmeyi alışkanlık haline getirmiş
Naziklikten kırılacak
Ama hiçbir şey yapamaz
Bu zavallı
Uykusuz
Ve ruhsuz
Sürekli hasta
Ve çaresiz...

Haldense... 

"to be or not to be
  that is the question"